Otizm spektrumu migreni de kapsar mı?
manager2024-11-15T23:25:42+03:00Son yıllarda ilgi ve bilgi birikimi açısından zengin alanlardan biri oldu, “otizm spektrumu*” adı verilen hastalıklar dizini. Modern çağın getirisi midir? Yoksa farkındalık arttıkça daha mı sık fark eder olduk işin bu kısmını? Bu soruların cevabını, konunun uzmanlarına bırakıyorum. Benim ilgilendiğim kısım, migren öncüsü veya eşlikçisi olarak sıkça rastladığım mide-barsak sorunlarına otizm spektrumunda da neredeyse aynı oranlarda ve benzer klinik görünümlerle rastlamış olmam. Hassas barsak sendromundan anlamsız kusma ataklarına, nedeni ortaya konamayan karın ağrılarından reflüye* ve hatta anlamsız kusmalara kadar pek çok soruna hem migren hem de otizm tanısı alan kişilerde rastlıyoruz günlük pratiğimizde. Dahası, bu sorunlar ile konunun esas kahramanı olan migren veya otizm aktivasyonu arasında orantısal bir ilişki de gözlemliyoruz. Yıllar önce bir asistanımla birlikte yaptığımız bir tez çalışması sırasında migrenli kişilerde hassas barsak sendromu sıklığının toplum ortalamasının üç katına ulaşan sıklıkta olduğunu göstermiştik. Dahası bu durumun tersi de geçerliydi. Yani gastroenteroloji kliniğine hassas barsak sendromu nedeniyle başvuran kişilerde de migren sıklığı benzer şekilde toplum ortalamasının çok üstündeydi. Bir adım daha öteye giderek bu iki sorunu yaşayan kişilerde ortak genetik anormaliler olduğunu göstermiştik ve bu tespitimiz, Amerikan Nöroloji Akademisi Kongresi’nde basın bildirisinde yer alacak on önemli gelişme arasında yer almıştı. Bu tespitten sonra bir klinisyen olarak migren hastalarımı hassas barsak sendromu açısından daha titizlikle sorgular oldum ve eskisine göre daha sık destekleyici yanıt aldığımı fark ettim. Demek ki biz sormayınca, hastalar da baş ağrısı ile barsak düzeni arasında bir ilişki olabileceğini doğal olarak düşünemiyorlar ki, bize de söylemiyorlardı haklı olarak.
Bu şaşırtıcı ve uzak görünen birliktelik için biraz daha derine indiğimizde, beyinde ortak sinir şebekelerinde bazı kimyasalların dengesinin bozulduğunu öğrendik. tıp dünyasından. Bozulan kimyasal denge bireylerde hem beyin hem de barsak işlevlerini aksatıyor ve bir kısır döngü içerisinde bu iki durum birbirini olumsuz etkiliyor. Her ne kadar henüz bu yapboza ait bütün parçaları birleştirebildiğimizi söyleyemesek de, nörobilim açısından resmi kabaca algılamaya yetecek kadar parçayı yerleştirdiğimizi düşünebiliriz.
O halde, otizm spektrumuna bir de migren penceresinden bakmalı ve gerek otistik çocuklarda gerekse ebeveynlerinde hem migren hem de işlevsel mide-barsak sorunlarını (bulantı, kusma, kabızlık, ishal, barsak ritmi sorunları vb.) dikkatle sorgulamalıyız. Uyguladığımız tedavilerde yalnızca ana sorunu değil, ona eşlik eden unsurları da düzeltmeyi hedeflemeliyiz. Otizm görünümü ile kapıdan giren hastada “torbadaki migren”, migren görünümü ile giren hastada da “torbadaki otizm veya barsak sorunları” aklımızda olmalı. Hem ebeveyn hem de hekimler için devir, resme daha geniş pencereden bakma devri oldu, yaşamın tüm zorluklarına rağmen.
(*Otizm, yaşamın ilk üç yılı içinde ortaya çıkan ve yaşam boyu devam eden, sosyal etkileşim, sözel ve sözel olmayan iletişimde problemler, tekrarlayıcı davranış ve kısıtlı ilgi alanları ile kendini gösteren, karmaşık gelişimsel bir bozukluktur. Otizm, erken evrede basit belirtileri dikkate alındığında kolayca teşhis edilebilir ve bebeklere uygulanacak iyi bir rehabilitasyon programı ile etkileri önemli oranda azaltılabilir. Gebelik döneminde folikasit katkısı kullanmak otizm gelişme riskini önemli oranda azaltmaktadır. Günümüzde her 110 çocuktan birini etkilediği bilinen ve pek çok ailenin hayatının altüst olmasına yol açan bu bozukluğun 21. yüzyılın ortalarına kadar bir adı bile yoktu.)
(*Reflü olarak bilinen “Gastro Özofageal Reflü” hastalığı, mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçması nedeni ile oluşur. Reflü, asit, safra ve pankreas sıvısı içeren mide içeriğinin yemek borusuna gelmesi ve uzun süre temas etmesiyle yemek borusunun kendini bu mide içeriğinden koruma özelliğinin yok olmasından kaynaklanır. Erişkinlerin yaklaşık %20’sinde reflü görülmektedir.)
Kaynaklar: Özge, A. Genetik Havuzdan Çeyiz Sandığına Migren. İstanbul; A7 Kitap Yayıncılık, 2018.